Kalifornia Rüyası
8 Eylül 2016 2016-09-08 19:37Kalifornia Rüyası
Kalifornia Rüyası
Palmiye ağaçları, okyanus esintisi, güneşten açılmış altın sarısı, tuzlu saçlar, bitmeyen yaz…Kalifornia’yı anlatan en güzel kelimeler.
Bu yaz gidemedim ancak önceki iki yazımın bir kısmını Kalifornia’da geçirmiş ve aşık olmuştum. Burada en çok hoşuma giden şeyler yaşam tarzı ve her şeyin en iyisini bulabilme lüksü. Öncelikle hava hep iyi, tüm yılı kot şort ile geçirebilirsiniz ve bu harika birşey bence! İş çıkışı aktivitesi sörf yapmak, açık arabanızın arkasına atıyorsunuz sörf tahtasını ve soluğu okyanus kenarında alıyorsunuz. Her köşe başı bir yoga stüdyosu ve hemen yanında bir juice bar var. Sağlıklı yemeğin öncüsü mekanlar da burada, sağlıklı beslenme trendleri buradan çıkıyor zaten. Biz Kale’i yeni keşfetmiş ve yetiştirmeye çalışırken orada çoktan bu trend bitmiş oluyor bile. Aynı zamanda sağlıksız yemeğin de en iyileri burada, baconlar, pancakeler, sokak yemekleri ile kaçamağın da en iyisini yine burada yapabilirsiniz.
Tüm Kalifornia’yı baştan aşağı araba ile gezmek, Chicago’dan Los Angelas’a uzanan Route 66’i yapmak gibi hayallerim olsa da henüz sadece Los Angeles ve San Diego’ya gidebildim sadece. Eskiden bir tatilde herşeyi yapmaya çalışıp yapamadığımda mutsuz olurken artık bir sonraki sefere mutlaka birşeyler bırakıyorum.
Eğer tatilde Kaliforniya taraflarına yolunuz düşerse diye listemi paylaşıyorum.
LOS ANGELES
Kahvaltı, Brunch, Öğle Yemeği:
En iyi seçim: Eggslut! Burayı ayrı bir yazımda uzun uzun anlatmıştım. Hayatımda yediğim en iyi kahvaltılardan biri, yumurtalı sandwichler yapıyorlar. Fotoğrafından ağzınız yeterince sulanmıştır sanırım. ‘Deniz Los Angeles’da tek bir yer söyle gidelim’ derseniz işte burası. Downtown’da Grand Central Market‘ın hemen girişinde, genelde hep uzun bir kuyruk beklemeniz gerekiyor ve bu da heyecanı artırıyor. Tekrar gidip sıraya gireceğim günü iple çekiyorum.
Gjusta, Venice tarafında, Sunset Ave üzerinde. İçerisi ince uzun, bir koridor gibi ve upuzun bir tezgah var. Önce tatlılar sergileniyor, sonrasında tütsülenmiş ve slamura etler, üçüncü kısımda ise sandwichler, salatalar ve tuzlu hamur işleri bulunuyor. İştah açıcı seçenekler arasında zorlukla seçiminizi yapıp, diğer masaların yediklerinde ve seçemediğiniz daha birçok şeyde aklınız kalarak siparşinizi alıp arka bahçeye geçiyorsunuz.
Superba Food + Bread Venice tarafında, tezgahtaki ekmekleri ve tatlıları, menüdeki ekmek üstü lezzetleri, tahıllı yumurtalı kaseleri, kale, bacon avokado ve yumurtalı kahvaltı tabakları arasından seçim yapmakta zorlanacağınız bir mekan. Superba Grain Bowl, Kale Toast, Croissant French Toast ve Summer Vegetable Hash bunlardan sadece birkaçı.
Sqirl bir sonraki sefere sakladığım yerlerden. Fotoğrafı görüp açıklamalarını okuduğumda ağzımın suyu aktı.
“If you enjoy chaos as much as you do toast smeared with chocolate ganache and almond-hazelnut butter; toast with poached egg, lemon zest and cream; toast served with quince paste and transparent slices of prosciutto; or toast crowned with fried egg and greens, Sqirl may well be your favorite place in the city — as dedicated to eggs and green vegetables as Animal is to dangling bits of swine.”
Malibu Farm taze, organik ve lokal. Üzeri bacon parçacıklı ve akçaağaç şuruplu çok tahıllı pancake’i mutlaka deneyin. Malibu’ya giderken yol üstünde kahvaltı molası için müthiş keyifli bir nokta.
Intelligentsia Coffee Abbot Kinney üzerinde üçüncü dalga kahveciliğin dünyadaki ilk elçilerinden. Bir cold brew yudumlayın.
Yemek Pazarları:
Grand Central Market Downtown Los Angeles’ta. İçerisinde birçok sokak yemeği çeşidi var, bardan biranızı alıp envai çeşit yemek deneyebilirsiniz. Sabah kahvaltı saati ise durak biliyorsunuz Eggslut.
Bir diğeri Farmers Market. Burası daha çok alışveris için; şarküteri, et, peynir, sebze-meyve vs. Yine atıştırmalık birşeyler ve sokak lezzetlerini de burada bulabilirsiniz. Benim önerim pazarda dolandıktan sonra yakınındaki Mendocino Farms’da tamamen lokal içeriklerle hazırladıkları sandwichlerden tatmanız ve bir porter bira götürmeniz.
En iyi seçim: Her ayın ilk Cuma’sı Abbot Kinney’de gerçekleşen First Fridays’de denk gelirseniz kaçırmamamız gereken bir sokak yemekleri şöleni. Saat 16:00 gibi cadde üzeri ve otoparklar Los Angeles’ın en iyi yemek arabaları ile dolmaya başlıyor ve mağazalar da geç saate açık kalıyor. Denk gelirseniz sakın kaçırmayın.
Burger:
In & Out mutlaka yersiniz zaten. Sevin, sevmeyin ama Los Angeles’a gidip bir In&Out yapmadan dönmeyin.
En iyi seçim: Gurme burger ve artisanal biralar için adres Umami Burger. Genelde ben burgerda klasikçiyim, çok malzemeli zevnmiyorum. Tercihim genelde Umami ve yanında kızarmış tatlı patates.
Egg Slut’ı bir de buraya yazayım, unutmayın:)
Akşam Yemeği ve Günbatımı İçkisi:
En iyi seçim: Bestia endüstriyel bir alanda, çağdaş ve ham bir dekorasyonu sahip New York tarzı biryer. Vakit geçirmesi, artisanal kokteylleri eşliğinde barda insanlarla sosyalleşerek masa beklemesi keyifli bir mekan. Modern Italyan-Amerikan mutfağını birleştiren yemekleri ve şarap menüsü muazzam.
Gjelina Abbot Kinney üzerinde atmosferi, dekorasyonu ve menüsü bakımından en favori mekanlarımdan. Öncelikle günün her saatinde gidebilirsiniz; sabah – öğle – akşam. Ben kahvaltıya da akşam yemeğine de gittim, sanırım tercihim akşam yemeği olur. Abbot Kinney’de akşam yemeği için diğer güzel bir mekan ise Tasting Kitchen.
Tar&Roses Santa Monica tarafında tatlı ve samimi bir restoran. Buradaki herşey odun ateşinde veya ızgarada pişiyor. Yeniliklere açık gerçek bir ‘foodie’ iseniz burayı denemenizi ve birkaç tabak paylaşarak birden çok orjinal yemeği denemenizi öneririm. Tatlıya da yer bırakmayı unutmayın Chocolate Tar Bar yoğun çikolata severlere cenneti vaat ediyor.
Ace Hotel’in harika bir manzaraya sahip, retro ve cool terası da bir günbatımı içkisini hak ediyor. Bu otelin her detayı keyifli, ben bir gece kalmıştım odaları da çok cool ve keyifli. Etkinlik takvimine bakın mutlaka, akşamları etkinlik ve konserler oluyor. Girişindeki restoranı L.A. Chapter’ın yemekleri de harika bu arada.
En iyi seçim: Nobu Malibu‘da ayaklarınızın altında okyanus, karşınızda muhteşem bir manzara, harika kokteyller, hoş insanlar ve leziz yemekler sizi bekliyor. Biraz okyanus kenarında yanıp bronzlaştıysanız en şık kıyafetinizi giyin, rezervasyonunuzu yaptırın ve gün batımını kaçırmadan kiraladığınız üstü açık arabaya binip Nobu’ya gidin. ‘Amerikan Rüyası’nı görmek için Malibu’yu ve Nobu’yu görmeniz şart. Benim Nobu deneyimim çok farklı olmuştu. İlk Los Angeles’a gittiğimde uçakta ehliyetimi kaybedip yenilemediğimin farkına vardığım için araba kiralayamamıştım! Malibu’da sörf dersi aldıktan sonra tabii ki her köşe başında taksi bulunmadığından en yakın yer olan Nobu’nun valesine gittim. Taksinin en az 40dk’da geleceğini öğrenince kendime bir kokteyl söyledim. Sonrasında bir grup insanla tanışmaya başlayında taksiyi iptal ederek burada neredeyse yedi saat kaldım, iki öğün yemek yedim ve litrelerce şarap ve kokteyl içtim:) Zamanın nasıl geçtiğini anlamayacağınız büyülü bir atmosferi ve manzarası var. Burasın mutlaka gidin listesinde.
Venice Ale House ise Venice Beach’te epik günbatımını izleyerek yemekten önce bir bira içmek isterseniz doğru nokta. Menüsünde 30’dan fazla artisanal fıçı bira seçeneği var.
Sağlıklı Yemek ve Juice Barlar:
En iyi seçim: Cafe Gratitude’u Sağlıklı Yemeği Sevdiren Adresler yazımda yazmıştım. Burası benim hayatımda gittiğim en iyi ama en iyi sağlıklı yemek yapan yer. Sağlıklı yemek bu kadar güzel olabilir! Şaşırmak ve bakış açınızı değiştirmek istiyorsanız gidin mutlaka.
En iyi seçim: Aynı yazımda yine bahsetmiştim, LA’deki favori juice barım ise Juice Crafters. Tentesinden led ışıklarına, menüsünden içerideki tabelalara buradaki her detaya bayılıyorum. İçeri girerken zaten mutlu oluyor ve organik hissediyorsunuz:) Bir juice barım olsaydı burası olsun isterdim. Açai bowl’u bağımlılık yapıyor ben başka yerde bu kadar güzelini yemedim. Smoothie’leri de çok başarılı.
Juice işinde bir diğer favorim ise Moon Juice Bar. Venice’deki şubesine gitmiştim ama Sunset Bulvarı ve Melrose Place’de de şubeleri var. Alkali su, aktive edilmiş yemişler, canlandıran bitkisel tozlar, organik ve çiğ soğuk sıkım meyve suları ile güne bomba gibi başlamak isterseniz heryerde yapılanlardan gerçekten çok farklı tatlar ve içerikler sunan Moon Juice Bar’a uğrayın.
Beach:
El Pescador, Malibu yolunda bakir ve tenha bir plaj. Coolerınıza yiyecek içeceklerinizi doldurup, kolunuzun altına şemsiyenizi şezlongunuzu alıp yola çıkabilirsiniz.
Yoga ve Açıkhava Aktiviteleri:
Bazı insanlar seyahatlerde neden yoga yaptığımı veya koştuğumu pek anlayamıyor. Çok seyahat ediyorum ve seyahat etmek de spor yapmak da hayatımın bir parçası. Dolayısı ile seyahatlerde yemek konusunda kendimi daha serbest bıraksam da spor rutinimi çok bozmamaya çalışıyorum. Ayrıca dünyanın bambaşka yerinde farklı bir parkurda koşmak veya oranın yerel stüdyosunda yoga dersine gitmek beni daha ‘oralı’ gibi hissettiriyor ve keyif veriyor. Siz de olur da yoga, boot camp filan yapmak isterseniz en sevdiğim stüdyolar: Exhale ve Yoga Collective. Exhale’in Santa Monica ve Hollywood’da iki şubesi var, yoga yanında cardio ve barre desrleri de var. Bir kez Barre dersine girmiştim, baya zorlayıcı ve eğlenceliydi. Yoga Collective’in de hocaları çok iyi, Vinyasa derslerini öneririm, Venice’de.
Yoga At The Raven’ı yoga hocam Chris önermişti. Yeri biraz alakasız ama stüdyonun girişi çok tatlı, renkli ve samimi. Diğerleri biraz daha ticari kalıyor buranın yanında. Size çok uzak değilse tavsiye ederim.
Tüm stüdyo ve derlere önceden rezervasyon yapıp tek seferlik giriş yapabiliyorsunuz.
Hollywood Sign’a hike yapabilirsiniz, Los Angeles’ı yukarıdan görmek ve biraz da hareket etmek için güzel bir seçenek. Faklı uzunlukta ve zorluk derecelerindeki parkurlara buradan bakabilirsiniz. idiş – dönüş toplam yürüyüş 5,6km gibi bir mesafe yapıyor, 3 saat gibi bir zaman. Yanınıza su ve atıştırmalık almayı unutmayın.
Sörf öğrenmek için vakit lazım öyle 3 – 5 günde olacak iş değil tabii ki. Ancak gitmişken bir deneyin derim. Santa Monica’yı pek sevmiyorum çok turistik ve kalabalık oluyor bu nedenle benim sörf denemesinde tercihim Malibu oldu. Malibu Surf Shack’den bir saatlik ders alabilir, deniz aslanlarını yakından görerek dalgalar ile savaşabilirsiniz:)
Daha da maceracı bir ruha sahipseniz eğer Joshua Tree National Park’ta kamp yapabilirsiniz. Burası iki farklı çöl ekosisteminin birleştiği; Mojave ve Colorado çölleri, bir yer olması açısından farklı bir yapıya sahip. Kamp yerleri numaralı ve belirli, önceden yer ayırtmanız gerekiyor, gidip istediğiniz yere çadır kuramıyorsunuz. Amerikada ulusal parklarda kamp çok organize ve rahat; kamp kuracağınız ve arabanızı park edeceğiniz yer belli, ateş yakacağınız yer hazır ve tuvaletler gerçekten inanılmaz temiz. İlk kamp deneyimimi burada yaşamıştım. Sadece çadırımız olmaması ve tarantula sezonu olması biraz korkutucu olmuştu. Herşeye rağmen iki gece dünyanın yuvarlak olduğunu gözle görmenizi sağlayacak kadar çok yıldızla kaplı gökyüzünün altında, tertemiz havada sadece bir uyku tulumunun içerisinde çölün ortasında hayatımın en güzel uykusunu uyudum.
En iyi seçim: Macera ve heyecan dolu unutulmaz bir deneyim için Sky Diving yapabilirsiniz. Malibu sahilinde uçaktan paraşütle atlamak hayatımda yaşadığım en unutulmaz tecrübeydi. Yere indiğim an tekrar çıkıp atlamak istedim.
SAN DIEGO
Juice Barlar:
Juice Crafters’ı San Diego’da da bulabilirsiniz.
Yemek Pazarları:
Ocean Beach San Diego’daki sahil kasabaları içerisinde favorim. Şansımıza da gittiğimiz gün Farmers Market’a denk geldik. Her Çarşamba 16:00 – 20:00 arası kuruluyor. Güneşlendikten sonra pazarın kurulduğu caddede salınarak müzik performanslarını dinleyebilir ve yine farklı lezzetler deneyerek alışveriş yapabilirsiniz. Burada denk gelirseniz mutlaka Tamales* deneyin.
* Tamales birçok Latin Amerika ülkesinde yaygın olarak bulunan bir yemek. Mısırdan yapılma hamurumsu bir karışımın içine et, sebze vs. doldurulup, daha sonra muz yapraklarina (veya misir yapraklarina) sarılıp buharda pişirilerek yapılıyor.
Liberty Public Market San Diego’da Liberty Station’da bulunan haftanın yedi günü açık yerel bir pazar. Birçok farklı lezzeti tadabilir ve alışverişinizi yapabilirsiniz.
Akşam Yemeği ve Günbatımı İçkisi:
En iyi seçim: San Diego’da güzel bir akşam yemeği: İstiridye, Istakoz ve şampanya için adres Ironside. Dekorasyonu, aydınlatması ve barı harika. Little Italy’de taze ve lokal deniz mahsüllerini kreatif kokteyller ile birleştiren eğlenceli ve yaşayan bir mekan.
En iyi seçim: Del Mar’da yine bayıldığım bir sahil. Jake’s Del Mar buranın en şık restoranlarından. Rezervasyon şart yoksa uzun süre beklemeniz gerekiyor. Okyanusun ve günbatımının keyfini şık bir şekilde çıkartmak ve güzel bir ziyafet çekmek isterseniz burayı es geçmeyin.
One Door North ‘kamp ateşi mutfağı’ sunan açık hava, macera ruhu ve kamp konseptli bir restoran. Kemp yemeklerini rahat bir restoran ortamında denemek isterseniz mutlaka gidin. Tatlı olarak da Toasted Smore’s Bar yemeyi ihmal etmeyin.
Yoga ve Açıkhava Aktiviteleri:
En iyi seçim: Sunset Cliffs National Park’ta yürüyüş yapabilir veya koşabilirsiniz. Ladera Street’den Ocean Beach 3,5km’lik bir yol, burada yürüyerek dalga sörfü yapanları ve muhteşem manzaraları izleyebilirsiniz.
Balboa Park bir kültürel şehir parkı. İçerisinde bahçeler, yürüyüş parkurları, müzeler, tiyatrolar, restoranlar ve dünyaca ünlü San Diego hayvanat bahçesi bulunuyor. Yürüyüş sonrası park içerisinde bulunan Zoro Garden, Marston House Garden veya Redwood Circle’da piknik yapabilirsiniz.
Whale Watching, balina izleme turuna çıkın. Tekne ile balinaların bulunduğu bölgeye gidiyorsunuz, toplamda üç saat sürüyor. Ben Moby Dick büyüklüğünde bir balina yanımızdan geçecek ve kuyruğunu denizin üzerine vurarak derinliklere dalıp su püskürtecek diye hayal etmiştim ancak çok uzaktan görme şansımız olsu ne yazık ki. Balina görmeniz garanti değil ama göremezseniz bir sonraki sefer için free-pass veriyorlar. Balina dışında ama birçok yunus ve çeşitli deniz canlısı da gördük, birer bira eşliğinde teknede keyif yaptık. Fena bir aktivite değil.
Riff’s Studios hem yoga, hem de müzik stüdyosu ve dükkanı. Canlı müzikle arka bahçelerinde çok keyifli bir yoga dersine katılmıştım. Ayrıca müzikli meditasyon, sesle şifa gibi faklı workshoplar da düzenliyorlar.
Buddhi Yoga’nın da Vinyasa desrlerini öneririm.
Triology’nin de stüdyosu, açık hava Aerial dersleri, vegan teras cafesi, juice barı ve smoothieleri harika görünüyor. Buddhi yogaya çok yakın. Burası bir sonraki sefere kalanlardan.
Kaliforniya’ya gidesim gelsin isterseniz size önerim:
60’lar Kalifornia’sında geçen, Beach Boys’un kurucularından, müzisyen ve söz yazarı Brian Wilson’ın hayatını anlatan Love & Mercy’yi izleyin.
Hippie akımı Beat kuşağı öncü yazarlarından Jack Kerouac’ın New York – Kalifornia arası seyahatlerini anlatan On The Road’u okuyun.
Beach Boys ve The Doors dinleyin.
Surf’s Up!
Deniz Orbay.
Yorumlar (1)
Bhakti Fest + Los Angeles – ORBAY DAILY YOGA
[…] Kaliforniya Rüyası […]