Yoga pratiğinizi düzenli hale getirmek, kişisel deneyiminizi derinleştirmenin en önemli adımı. 

Çoğu zaman birçok kararımıza çok motive olarak başlıyoruz fakat belirli bir süre sonra düzenli olarak devam ettirmekte ve hayatımızın bir parçası haline getirmekte zorlanıyoruz. Bunun en büyük sebeplerinden biri yüksek ve agresif hedefler belirlemek, kendi hayatımıza uymayan uygulamalar geliştirmeye çalışmak ve disiplin sağlamaya çalışırken keyif almayı unutmak. Bunun sonucunda  yetersiz ve başarısız hissediyor ve vazgeçiyoruz. 

Düzenli bir rutin veya yoga yapma alışkanlığı oluşturmaya çalışırken, bunu gününüze bir eklenti olmaktan ziyade bir ihtiyaç olarak düşünmek faydalı olabilir. Yemek yemek, su içmek gibi yoga yapmak da bedenimizin, zihnimizin ve ruhumuzun günlük bir ihtiyacı aslında. 

Yoga pratiğinizi hayatınızın düzenli bir parçası haline getirmenize yardımcı olacak 10 ipucu hazırladım. 

1. Kendinize pratiğiniz için bir alan yaratın.

Bu benim için ilk adımdı; kendime pratik için alan açmak. Aslında bu niyette tüm salonumu baştan dekore etmiştim. Yoga her ne kadar her an her yerde yapılabilir olsa da günlük hayatınıza katacağınız bir rutin oluşturmak için bence bir alan oluşturmak çok önemli. Hergün pratik yapmak eşyaları çekerek bir alan açmak ve sonrasında geri düzenlemek caydırıcı ve yorucu olabiliyor.

Mümkünse, huzurlu ve sessiz alan yaratın. Yakınlarda temiz bir duvar olması da yardımcı olabilir, ancak tabii ki şart değil. Köşenizi mum, tütsü, bitki, heykel gibi sizi ilham veren objelerle köşenizi süslemeniz motivasyonunuzu artıracaktır. İlham almak isterseniz yoga odanızın dekorasyonu için bir liste hazırladım.

2. İyi bir mat ve size destek olacak yoga malzemeleri edinin.  

Yogayla ilgili en iyi şeylerden biri, fazla ekipmana ihtiyacınız olmaması. Ancak iyi bir mat pratiğinizi çok daha verimli ve keyifli hale getirecektir. Mat seçiminde yardımcı olması için ‘Hangi Matı Alalım?’ yazıma ve bu listeye bakabilirsiniz. Bunun yanı sıra yoga destek malzemeleri bazı pozları daha rahat uygulamanıza yardımcı olabilir. Ben tüm öğrencilerime hangi seviye olursa olsun mutlaka birer bloğu aldırıyorum. Diğer favori destek malzemelerim için bu listeye göz atabilirsiniz. 

3. Kendinizi uygun bir süre ve zaman belirleyin.

Kendiniz ve hayatınız için makul, gerçekçi hedefler koymak çok önemli. Aslında bu her konu için geçerli. Baze eğer mat üzerinde bir saat geçirmeyeceksek yeterli veya gerekli değil gibi hissediyoruz. Bana da tam anlamıyla böyle oluyordu, eksik yaptığımı veya yeterince yapmadığımı hissediyorum. Ancak inanın bunun sonu yok; pratiğinizin süresi ister beş dakika, ister 15 dakika, ister günde bir saat olsun, sizin için doğru miktar ne ise tam olarak yeterli. Haftada üç, beş veya yedi gün evde pratik yapmayı seçseniz de, önemli olan miktarı değil, pratik yapmak için harcadığınız zamanın kalitesi, o anki ihtiyacınızı görmek ve karşılamak. Önemli olan, hayatınıza uyması ve sürdürülebilir olması. Her seviye ve farklı sürelerde yoga videoları için youtube kanalıma abone olarak pratiğe başlayabilirisiniz!

4. Pratiğinize bir niyetle başlayın.

Bir niyet belirlemek, pratiğinize yepyeni bir boyut katar; hayatınızda sıkışmış hissettiğiniz alanlarında gezinmenize yardımcı olur ve odaklanmanızı sağlar. Budist öğretilerine göre niyet belirlemenin hedef belirlemekten farkı gelecekteki bir sonuca yönelik olmamasıdır. Bunun yerine, ‘şu anda’ nasıl olduğunuza odaklanan bir yol veya uygulamadır. Dikkatiniz, hayatın sürekli değişen akışında daima mevcut olan ‘şimdi’ üzerindedir. Niyetlerinizi, sizin için en önemli olanı anlamaya dayalı olarak belirleyerek mat dışındaki davranışlarınızı iç değerlerinizle uyumlu hale getirmek için adım atmış olursunuz.

Sizin için anlamlı olan bir niyet belirlemek – ister kendini sevme, ister minnettarlık geliştirmek, ister olumsuzluğu serbest bırakmak – içsel pratiğinizi hem matın üzerinde hem de dışında derinleştirmenize yardımcı olacaktır.

Niyetlerimle bağlantıda kalmak için günlük tutuyorum. Kullandığım niyetlerden birkaçı; ‘Bugün matta görünen her şeyi; fiziksel ve duygusal olarak kabul ediyorum’ veya ‘Akışta kalmaya ve ilahi akışa güvenmeye niyet ediyorum.’

5. Bedeninizi dinleyin.

Her asana veya duruşta hizalanma ve stabilite bulmak için bazı genel yönlendirmeler olsa da, her vücudun farklı olduğunu hatırlamak çok ama çok önemli. Bu nedenle bir pozun ‘olması gereken’ görüntüsü için tek bir yol yoktur. Pozlarda hizalamadan öte en önemlisi nefesin ve enerjinin daha serbest akması. Vücudunuz sezgisel olarak neyin iyi ve doğru hissettirdiğini bilecektir, onu dinleyin ve pratiğinizi yaparken kendinize karşı nazik olun.

6. Keyif alın!

Sevdiğim hocaların dersine katılmak veya keyif aldığım pratikleri uygulamak yoga pratiğimi düzenli hale getirmemde büyük rol oynadı. Bir dönem her hafta işten erken çıkıp koşarak gittiğim dersler vardı. Keyif aldığınız bir sınıfa katılın veya yoga rutininizi kendi ihtiyaçlarınıza göre düzenleyin, böylece matın üzerine çıkmak için motive olabilirsiniz. Mumlarınızı, tütsülerinizi yakın, hoşunuza gidiyorsa bir müzik açın ve keyif alarak hareket etmeye başlayın.

7. ‘Başlangıç Zihni’ ile pratik yapın. 

Bir noktada, pozlar, geçişler, öğretmenlerin yönlendirmeleri veya kendi sekansların tanıdık gelecek. Çok tekrar ustalaşmanızı sağlar ancak ustalaştığımızda bazen körelebiliriz. Zaten bildiğinizi düşündüğünüz bir pozda kalmak yerine, yüzlerce, binlerce kez yaptığınız Aşağı Bakan Köpeğin içinde yeniliği araştırın. Farkındalığınızı canlı tutun ve ‘Başlangıç Zihni’ ile pratiğinize yaklaşın. Hergün pratik yapmama rağmen ben hergün Aşağı Bakan Köpek’de yeni birşeyler keşfediyorum.

8. Yaratıcı olun.

Yoga aslında matın dışında yaptığımız herşey. Her şeyin yoganız olabileceğini unutmayın. Günlük görevleri dikkatli, meditatif uygulamalara dönüştürebilirsiniz. Normalden daha az zamanınızın olduğu günlerde, rutininizde yaratıcı olun. Daha kısa bir seans deneyin veya kalktığınızda yatakta oturup nefes almak için birkaç dakikanızı ayırın. On dakikalık yavaş esnetme veya tek bir nefes çoğu zaman topraklanmak için ihtiyacımız olan tek şey. Özellikle yoğun  günlerde, yoganız başka bir şey olsun. İster bulaşıkları yıkıyor, çamaşırları katlıyor olun; bunu dikkatli bir meditasyon deneyimi haline getirin ve bu günlük yoga pratiğiniz olsun.

9. Meditasyon ve Pranayama’yı unutmayın.

Bazen asana pratiğine ve yoganın fiziksel tarafına o kadar çok odaklanıyoruz ki yoganın özünden uzaklaşıyoruz. Yin, Restoratif, Meditasyon veya Pranayama’nın yoga uygulamaları olmadığı düşüncesini değiştirmek gerekiyor, hepsi yoganın birer parçası ve hepsine ihtiyaç duyuyoruz. Bunu anlamam uzun zamanımı aldı. Haftada 1 veya 2 kez mutlaka yin yoga veya restoratif bir çalışma yapıyorum. Hem kendi uygulamamda hem de derslerimde mutlaka nefes çalışması ve meditasyona yer veriyorum. Hatta bazı günler sadece nefes pratiği yaptığım da oluyor. 

Asana pratiğinize dahil edeceğiniz beş dakikalık bir ujjayi nefesi bile daha merkezlenmiş ve rahatlamış hissetmenizi sağlayacak ve pratiğinizi derinleştirecektir. Hergün uygulayabileceğiniz dengeleyici nefes çalışmaları ve Mindfulness Meditasyonu için bu playliste göz atabilirsiniz. 

10. Kendinizi Ödüllendirin!

Çalışmanızı her bitirdiğinizde kendinize küçük bir ödül verebilirsiniz. Bu, sevdiğiniz bir çayın tadını çıkarmak kadar basit olabilir. Kendimi ödüllendirmek için hazırladığım en sevdiğim çaylardan oluşan listeye bakabilirsiniz.