Hemen hemen her yoga dersinde, en azından bir dereceye kadar – yoga pozları olarak da bilinen – asanaları uyguluyoruz. Yoga pozlarının etkilerinin sadece fiziksel bir sonucun ötesine geçtiğini güvenle söyleyebilirim.

Asana çalışması, fiziksel düzeyde bize güç, dayanıklılık, esneklik, açıklık ve daha sağlıklı bir duruş sağlıyor. Bununla birlikte, pratik sonrasında asana uygulamasının ruh halimiz üzerinde de derin bir etkisi olduğunu hissediyoruz. 

YOGA ASANA NEDİR?

Eski çağlardaki kutsal yazıtlarda Asana, ‘Meditasyon yaparken üstünde oturmak için kullanılan platform’ anlamında kullanılıyordu. Patanjali’nin M.Ö. 200’lü yıllarda kitap haline getirdiği Yoga Sutra’larda kullanımı ‘fiziksel duruş’ anlamına dönüştürülmüş ve ‘Meditasyon çalışması içini sabit ve rahat bir oturuş veya duruş’ anlamında kullanılmıştır.

Günümüzde uyguladığımız yoga pozları veya duruşlarını anlatmak kullanılan Asana, Yoga Sutra’larda yer alan ‘Sekiz Uzuvlu Yoga’ yani; Astanga Yoga’nın üçüncü uzvu ve aşaması. Asana yoganın sadece bir yönü olmasına rağmen günümüzde yoganın tamamı olarak algılanıyor. Bunun sebebi, yoga Doğu’dan Batı’ya aktarılırken fiziksel pratiğin daha ön plana çıkarılması. Özellikle, modern yoganın babası olarak anılan Krishnamacharya 1920’lerde, yogaya olan ilgiyi artırmak için zorlayıcı ve komplike yoga pozlarının sergilendiği birçok gösteri düzenliyordu. 

Yoga’nın fiziksel tarafının ön planda olması ve bunun doğru olup olmadığı tartışılan bir konu. Modern yaşamda hayatımızın çoğunu oturarak ve hareketsiz geçirdiğimiz için yoganın fiziksel tarafının ön planda olmasının anlaşılabilir ve normal olduğunu düşünüyorum. 

NEDEN ‘ASANA’LARI UYGULUYORUZ?

Asanalar, bedeni esnetip güçlendirmenin yanı sıra enerji kanallarını açarak beden ve zihin dengesini sağlıyor. 

Hızla akan hayat ve ulaşmamız gereken hedefler için koşuştururken içerisinde yaşadığımız bedeni unutuyor, ihtiyaçlarını dinlemiyor ve kendimizle olan bağlantıyı kaybediyoruz. Birçok sakatlık ve hastalığın sebebi aslında bu; kendimizle olan diyaloğumuzun zayıflığı.

Birçok kişi asana uygulaması sayesinde daha iyi hissetiği, ağrıları geçtiği ve hareket etmenin sonucunda zihnini sakinleştirdiği için yogaya başlıyor. Fiziksel farkındalığı geliştirmek ve hareketliliğimiz artırmak bile büyük bir adım ve daha yüksek bir bilinç seviyesine açılan ilk kapı. 

Yogaya nasıl başlarsanız başlayın, bir şeyleri fark etme fırsatınız var. Yogada ne yaptığınız değil, nasıl yaptığınız önemli. Bilinçle hareket ederek yoganın amacını zaten yerine getirmiş oluyoruz. 

Poz çalışması bedenimizin sınırlarının ötesine geçerek, beden ile olan özdeşliğimizi kırmamızı ve özgürleşmemizi amaçlıyor. 

Asana, nerede olduğumuzu tamamen kabul etmeyi öğretirken, aynı zamanda bizi daha da gelişmeye davet ediyor. Bedenimizin bizim için belirlediği sınırlar içinde bile, matın üzerine her geldiğimizde gelişebiliriz.

Fiziksel pratik bize nerede sert, nerede yumuşak olmamız gerektiğini, nerede sınırlarımızı zorlamamız, nerede bırakmamız ve teslim olmamız gerektiğini öğretiyor. Bu iki şeyin aynı anda olabileceğini deneyimlemeye başladığımızda, bu bilgeliği hayatın tüm yönlerine uygulamaya başlayabiliriz.

Asana çalışması her ne kadar basit bir poz çalışması veya fiziksel bir uygulama gibi görünse de genel sağlığımız ve esenlik durumumuz üzerinde büyük etkileri var. En basit ve önemlisi de bence sonrasında gerçekten iyi hissediyor olmamız ve bunun hayatımıza olumlu etkisi.

ASANA ÇALIŞMASININ 10 FAYDASI

1. Esnekliğinizi artırır.

Kollarımızı yukarıya uzatıp esnemek ve açılmak – yapın veya yapmayın – sabah kalktığımızda içimizden gelen ilk hareketlerden biri. Esnemek bence bir gereklilik ve ihtiya.ç. Hayvanlara baktığımızda bunu çok net görebiliyoruz.

Esneklik kazanmak birçok insanın yogaya başlama sebebi ve kesinlikle yoga pratiğinin büyük bir faydası. Yoga duruşları ve serileri vücudun hareket aralığını artırmaya yardımcı oluyor. Yoga’nın ‘farkındalık’ yaklaşımı ise esnemenin güvenli bir şekilde yapılmasını sağlıyor ki bu da yogayı herhangi bir esneme çalışmasından ayıran önemli farklardan biri.

Esnemek ve kaslardaki gerilimi serbest bırakmak ise aynı zamanda gevşemelerine yardımcı olarak vücudunuzda daha fazla açılmasına ve daha ferah hissetmenize yardımcı oluyor.

2. Güç oluşturmanıza yardımcı olur.

Her ne kadar ‘Yoga’ denilince akla ilk gelen konu esneklik olsa da yoga, vücudun ağırlığını destekleyen kasların güçlenmesine yardımcı olarak fonksiyonel güç kazanmanızı sağlar.

Çekirdek gücü oluşturmak için de harika bir yöntem. Bu, sizi yaralanmalardan korurken, atletik performansınızı ve günlük yaşamdaki işlevselliğinizi geliştirmenize yardımcı olur.

3. Duruşunuzu geliştirir.

Duruşumuz, gün içindeki alışılmış hareket kalıplarımız nedeniyle yaşlandıkça büyük ölçüde bozulabiliyor. 

Yoganın en güzel yanlarından biri de dengeleyici bir çalışma olması. Herhangi bir kas dengesizliğini gidermeye, sıkışık bölgeleri uzatmaya ve zayıf alanları güçlendirmeye yardımcı olabilir.

Örneğin uzun süre bilgisayar başında çalışıyorsanız, omuzlarınız öne doğru yuvarlanır, zamanla sırt kasları zayıflar, göğüs kasları gerginleşir ve bu durum yuvarlak duruşu şiddetlendirir. Yoga, göğsünüzü esnetmenize ve sırt kaslarını güçlendirmenize yardımcı olarak duruşunuzu geliştirir. Ayrıca, bedeniniz ve duruşunuz hakkında çok daha fazla farkında olmanızı sağlayarak gün içerisinde kendinizi otomatik olarak daha sağlıklı bir hizaya getirmenizi sağlar.

4. Eklemlerinizi sağlıklı tutmanıza yardımcı olur.

İleri yağlarda rahatça hareket etmeye devam edebilmemiz için eklem sağlığımız çok önemli. Eklemlerin mobilizasyonu, onları kayganlaştıran sinovyal sıvının akışını iyileştirerek kemiklerin düzgün ve sağlıklı hareket etmesini sağlar. Sinovyal sıvı aynı zamanda eklem kıkırdağına taze oksijen ve besinler vererek onu eski haline getirmeye ve sağlıklı tutmaya yardımcı olur. 

Yoga, eklemlerin etrafındaki kasları güçlendirerek onları stabilize etmeye ve eklem sağlığını geliştirmeye yardımcı oluyor.

5. Güçlü bir farkındalık uygulamasıdır.

Yoga zihni, bedeni ve nefesi birleştirmeyi amaçlayan bir uygulama. Bunu yaparken bizi sürekli olarak şimdiki ana davet ediyor. Mat üzerinde yaptığımız bu çalışma aslında gün içerisinde bu uygulamayı devam ettirmek için bir hatırlatma. O yüzden ne kadar çok pratik yaparsanız bu birliktelik ve bağ çok daha güçlü oluyor.

Farkındalığın, bağışıklık sistemini güçlendirmesi, sosyal ilişkileri iyileştirmesi ve depresyon ve kaygıyı azaltması gibi bir dizi sağlık durumu için kanıtlanmış faydaları var. Yoga yoluyla artan farkındalığın faydaları, matın çok ötesine uzanıyor.

6. Kendinize Güveninizi Artırır.

Yoga yapmak zihin ve beden bağlantısını geliştirerek, kendi bedenimiz hakkında daha iyi bir farkındalığa sahip olmamızı sağlıyor. Zamanla uyumunuzu geliştirmek için daha ince hareketler yapmayı öğreniyorsunuz ve fiziksel bedeninizle daha derinden temasa geçiyorsunuz. İlk yoga yapmaya başladığımda bedenimi ne kadar az tanıdığıma şaşırmıştım ve zamanla bedenimi çok detaylı olarak fark edebilmek ve kontrol etmek çok hoşuma gitmişti.

Aylardır üzerinde çalıştığınız bir pozu ilk kez rahatça uygulayabildiğinizi gördüğünüzde, bunun özgüveninize de büyük bir etkisi oluyor. Ayrıca sınırlarınızı görerek bedeninizi yargılamadan olduğu gibi kabul etmeyi öğrenmek zamanla kendi bedeninizde daha rahat hissetmenize yol açıyor ve kendinize olan güveninizi artırıyor.

7. Stresi azaltır.

Birçok insan yogaya esnekliklerini geliştirmek için başlıyor, ancak kendilerini çok daha iyi hissettiklerini fark ettikleri için pratik yapmaya devam ediyorlar. 

Gün içerisinde stresli hissettiğimiz durumlarda birçok kez bedenimizi sıkıştırıyor ve kapatıyoruz. Fiziksel gerginliklerin gevşemesi ve egzersizin olumlu etkisi stresin etkilerini azaltmaya yardımcı oluyor. 

Odaklanmak, merkeze dönmek ve nefes çalışmaları modern yaşam temposundan kaynaklanan stresi azaltmaya yardımcı olabiliyor. Bu anlık da olsa zaman içerisinde pratiğinizi sıklaştırdıkça ve geliştirdikçe daha geniş zaman dilimlerine yayılmaya başlıyor.

Yoga fiziksel, zihinsel ve enerjik olarak rahatlamış ve tazelenmiş hissetmenizi sağlıyor.

8. Daha sağlıklı yaşam seçimleri yapmanıza yardımcı olur.

Yoga’nın hayatıma kattığı en güzel şeylerden biri vücudumun ne istediğini ve neye ihtiyaç duyduğunu anlamama yardımcı olması. 

Mat üzerinde uyguladığımız kabullenme, öz-sevgi, öz-şefkat gibi çalışmaların mat dışında kendimize ve vücudumuza nasıl davrandığımız üzerinde derin bir etkisi olabiliyor.

Daha iyi beslenme seçeneklerine yönelme, alkol veya tütün kullanımını azaltma veya bırakma düzenli pratiğin bir sonucu. Yani, sigara içiyor olmanız yoga pratiğinize bir engel olmayabilir ancak yoga pratiğiniz bir süre sonra sigara kullanımınıza engel olacaktır. 

9. Nefes almayı iyileştirir.

Prana; yani nefes, bizi hayatta tutan süptil hayati enerjidir. Nefes alışımız, beynimiz için bir uzaktan kumanda gibi, hafıza ve duygusal işlem merkezleriyle iletişim kuran elektrik sinyallerini doğrudan etkiler. Hızlı nefes alma net düşünmeyi engellerken, yavaş ve derin nefes alma derin ve net düşünmeyi sağlar.

Asana çalışması bıyunca uyguladığımız yavaş ve düzenli nefes, sinir sistemimizin sakinleştirici kısmını harekete geçirerek ve kalp atış hızımızı yavaşlatarak kaygı ve stres duygularını azaltır.

Nefesi kontrol edebildiğimizde zihnimizi de kontrol edebilir ve merkezimizden hareket edebiliriz. 

10. Vücudun doğal iyileşme sürecini teşvik eder.

Uygun koşullar sağlandığında, vücut kendini iyileştirme konusunda inanılmaz bir yeteneğe sahip. Yoga pratiği, vücudun doğuştan gelen iyileştirme güçlerinin devreye girmesine izin veren bir ortam yaratmanın harika bir yolu. 

Bu kısmen, farkındalığın bağışıklık sistemi üzerindeki etkilerinden, vücudun hastalıklarla savaşma ve sağlığı iyileştirme kabiliyetini artırmasından, doğru duruş sayesinde organ fonksiyonlarının verimli çalışması ve nefes kapasitesinin artmasından, daha sağlıklı ve farkında seçimlere yönelmemizden kaynaklanmakta.

Düzenli pratik yapmaya başladığımdan beri neredeyse hiç hasta olmuyorum ve olduğumda ise iyileşme sürem çok daha kısa sürüyor. Bu durum, pratiğin yanı sıra farkındalık sonucunda birçok konuda seçimlerimi değiştirmemden kaynaklanıyor.